Kumarhaneler: Tarihi, Amaçları ve Türkiye Turizmi Üzerine Etkileri
Kumarın Kökleri ve Kumarhanelerin Doğuşu
Kumar, insanlık tarihi kadar eski bir alışkanlık. Milattan önceki dönemlerden bu yana oynanan şans oyunları, zamanla kurumsallaşarak modern anlamda kumarhanelere evrildi. Dünyada bilinen ilk kumarhane 1638 yılında Venedik Cumhuriyeti’nde “Ridotto” adıyla kuruldu. “Özel oda” anlamına gelen bu mekan, dönemin aristokratlarının eğlenme alanıydı. Ancak toplum üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle 1774'te kapatıldı.
Devletler ve Kumarhane Ekonomisi
Sanayi Devrimi sonrası ekonomik büyüme ile birlikte birçok devlet, kumarhaneleri bir gelir kaynağı olarak görmeye başladı. Özellikle ekonomik darboğazdaki ülkeler için bu kurumlar adeta birer “nakit enjeksiyonu” işlevi gördü. Örneğin, 19. yüzyılda Monako Prensliği’nin iflasın eşiğinden dönmesini sağlayan en büyük adım, Monte Carlo Kumarhanesi'nin kurulmasıydı. 1863'te “Société des Bains de Mer” ortaklığıyla açılan bu kumarhane, Avrupa burjuvazisinin ilgisini çekerek devlete büyük gelir sağladı.
Benzer bir örnek ABD’de yaşandı. 1929’daki Büyük Buhran sonrası ekonomik çöküntü yaşayan Nevada eyaleti, kumarı yasallaştırarak Las Vegas’ın temelini attı. Zenginleri bölgeye çekmek amacıyla inşa edilen ışıklı caddeler, lüks oteller ve devasa kumarhaneler, bugün bile Las Vegas’ı dünyanın en bilinen kumar merkezlerinden biri haline getiriyor.
Kumarhanelerin Amaçları: Ekonomi, Lüks ve Dolaşım
Kumarhanelerin başlıca amacı, yüksek gelir grubuna mensup bireylerin harcamalarını kontrol altına alarak, bu parayı yeniden ekonomik dolaşıma sokmaktır. Böylece gelir eşitsizliği bir nebze yumuşatılırken, devlet kasasına önemli ölçüde vergi girdisi sağlanır. Ancak bu sistemin asıl hedefi hiçbir zaman dar veya orta gelirli halk değildir. Aksine, bu kitlenin kumara yönelmesi toplumsal dengeleri sarsabilir ve bağımlılık gibi ciddi sosyal sorunlara neden olabilir.
Kara Para ve Kumarhaneler
Kumarhaneler, bazı ülkelerde kara paranın aklanması için de bir araç haline gelmiştir. Bu yasa dışı kullanım alanı; özellikle silah ticareti, yasa dışı petrol gelirleri ve benzeri kaynaklardan elde edilen paranın sistem içine sokulmasında rol oynar. Herkesin bildiği ama çoğu zaman dile getirilmekten kaçınılan bir gerçek olarak, bazı devletler bu durumu görmezden gelebilmektedir; çünkü dolaylı olarak ekonomiye katkı sağlamaktadır.
Türkiye’de Kumarhaneler ve Turizm
Türkiye, özellikle 1990’lı yıllarda kumar turizmi açısından büyük potansiyele sahipti. Antalya gibi güney şehirlerinde, özellikle İsrailli turistlerin yoğunluğu dikkat çekiyordu. Ancak kumarhanelerin kapatılmasıyla birlikte bu sektör sekteye uğradı ve potansiyel turist kitlesi kaybedildi. Bugün birçok şehir yalnızca bu turizm kolu sayesinde ekonomisini döndürebiliyorken, Türkiye büyük bir potansiyeli değerlendirememekte.
Özellikle güney kentlerinde, yalnızca yabancı turistlere özel kumarhane ve eğlence merkezlerinin yeniden değerlendirilmesi, turizmin çeşitlendirilmesi açısından büyük katkı sağlayabilir. Bu tür yapıların kontrollü ve denetimli şekilde işletilmesi, devletin kazancını artırırken yerel ekonomiyi de canlandırabilir.
Sonuç: Kumarhane Bir Oyun Değil, Bir Strateji
Kumar, bireysel düzeyde bir bağımlılık ve tehlike taşısa da; kumarhaneler, devletler için ekonomik stratejilerin bir parçası olabilir. Önemli olan bu kurumların nasıl ve kimler için işletildiğidir. Unutulmamalıdır ki kumarhane, "seni zengin etmek için değil", sistemin sürdürülebilirliğini sağlamak için kurulmuştur. O yüzden orada kazanmak değil, içeride ne kadar para bırakıldığı önemlidir.
EN GÜVENİLİR BAHİS SİTESİ İÇİN BURDAN OYNA

Yorumlar
Yorum Gönder